|
|
Buluş, "tarım dahil, sanayideki herhangi bir spesifik sorunun çözümü" olarak tanımlanır. Patent, buluş sahibinin buluş konusu ürünü belirli bir süre üretme, kullanma, satma veya ithal etme hakkıdır. Bu hakkı gösteren belgeye de patent denir. Geleneksel terminoloji ile sınai mülkiyet haklarının içinde önemli bir yer tutan "patent hakkı", özellikle teknoloji transferinin aracı olması bakımından gelişmekte olan ülkeleri daha çok ilgilendiren maddi olmayan bir mala ilişkin haktır
Patentle korunacak buluşlarda aranan kriterler şunlardır;
Yenilik Yenilik, başvuru yapılmadan önce başkaları tarafından yazılı, sözlü ya da uygulanarak açıklanmamış olmak anlamında mutlak yeniliktir. Tekniğin bilinen durumunun aşılması kriteri ise "konuda uzman bir kişinin kolayca düşünüp uygulamaya koyamayacağı" nitelik anlamındadır. Sanayiye uygulanabilirlik, buluşun tümüyle kuramsal olmak yerine pratiğe uygulanabilir özellik taşıması demektir. Bu üç kriteri taşıyan buluşlar patent ile korunurlar.
Aşağıda sayılanlar buluş niteliğinde olmadıkları için patent kapsamı dışında kalır ve bunlar için koruma talep edilmesi halinde patent verilmez.
a - Keşifler, bilimsel teoriler, matematik metotları;
Aşağıda belirtilen buluşlar patent verilerek korunmaz:
a - Konusu kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı olan buluşlar.
Buluşların patent ile korunması her ülkede geçerli olan ulusal yasalar çerçevesinde sağlanmaktadır. Yani bir buluşun patent ile korunması için, korunma istenen her ülkede patent başvurusunun yapılması zorunludur.
Dünya Patenti veya Uluslararası Patent bir hedef olmakla birlikte bu hedefe henüz ulaşılamamıştır. Sadece 20 Avrupa ülkesi tarafından kabul edilen ve Avrupa Patent Sözleşmesi olarak adlandırılan bölgesel koruma sistemi, dünya patenti veya uluslararası patent uygulamasının bir denemesi olarak kabul edilebilir. Ama bu Sözleşmeye göre yapılan tek bir başvuru ile alınan patent belgesi ile buluşun korunması, yine patentin geçerli olduğu ulusal kanunlar çerçevesinde olmaktadır. |
|